24 Kasım 2016 Perşembe

LGBT bireylerinin gözünden, Dünya.

Bizimle beraber olan bir kaç arkadaşımız ile kısa bir röportaj yaptık.
Tepkiler hem üzücü, hemde umut verici idi. Unutmayın, herkes bir şekilde hayatta kalmaya çalışıyor. Herkesin bir savaşı, herkesin hayalleri ve herkesin kendi benliğine göre bir yaşam stili vardır.

Soru sormadan önce, herkese bir mektup okutturduk. Yazıların sonunda, sizinle paylaştım.


1) Geçmişten bu güne, hayatınızda neler değişti?


''Zafer - İstanbul.
Yaş - 25.
Gay.'' ;  Ben kendimi bildim bileli, farklıydım. Okullardaki çocuklar, ailelerin baskısından zalim. Öğrenim şekillerimiz ve koşullarımız sınırlı. Sınırlı olmamamıza rağmen sanki hayat gördüğümüz kadarı ile.. Aslında herkes kendi içindekinin farkında olsa, ne büyükmüş bu dünya. Sevgilim dediğim, bazen kuzenim bazen arkadaşım bazen kardeşim. Sevgilim diyemiyorum, ya dayak yemekten yada dışlanmaktan. Korkmuyorum sadece, sıkıldım. O benim sevgilim, hayat arkadaşım. Kendi içimdende olsa diyebiliyorum bunu. O benim ne kuzenim, ne kardeşim nede arkadaşım. Yaşadıklarımız bizi daha güçlü yaptı ve asla ayrılmıyacağımızı anladık. Sonuç mu? Amaçları ayırmaktı, biz dahada sağlamlaştık.


''Billur - Hollanda.
Yaş - 30.
Biseksüel'' ;  Memleketimde kalırken bana ''Burası ahlaksız bir yer değil, git ahlaksızların, yabancıların yanında yaşa!'' Diyorlardı. Tabiki onlar için taşınmadım Hollandaya. Kendim için taşındım. Aileme gelen tehditler, hırsızlıklar baymıştı artık. Zorla kovabileceklerini sanıyorlar. Ben sonuna kadar savaştım, kimse için kendimden vazgeçmedim. Sadece, gelişememiş bir mahalle'de ne sevdiği ne yediği ne yaptığı belirsiz, biseksüel olduğundan dolayı kararsız tuhaf bir kız olarak görülüyordum. Okutmadılar, okudum. Defalarca çelme taktılar, yolumu kestiler. Ailemi tehdit ettiler. Ne için? Biseksüel mişim! Soruyorum size, bukadar cani olmanın sebebi, sadece yönelimler mi? İçimizdeki karanlık, ne büyük. Her an yönetip, her an bizi karartabiliyor. Oysa ki bukadar yetkisiz kalmamalıydık. Sonuç ne oldu? Hiçbir şey. Evliyim, eşimi seviyorum. Evlenebilmek için Hollandaya yerleştik, savaşımın sonucundayım. Belki kendi memleketimde değilim ama sonuç? kendi evimdeyim.



2) Sizce, cinsiyetçiliğin getirdiği zorluklar nelerdir?


''Asena - İzmir.
Yaş - 22.
Transeksüel'' ; Nerden başlasam bilemiyorum. Cinsiyet damgasıyım, üstümde leke varmışçasına yürüyorum insanların gözlerinde. Kadın olmak zor, Trans bir kadın olmak çok daha zor. Hele uzun bir kadın iseniz yıl başı ağacına benzetiyorlar sizi. İstedikleri zaman, istedikleri damgayı takıp istediklerinde üstünüzdeki süsleri çıkartıp fırlatabileceklerini, sizi çırıl çıplak kimsesiz bırakabileceklerini yada işleri bitince tutup fırlatabileceklerini sanıyorlar. Her şeyden önce insanız. İçimdeki kadını hor görüyorsunuz, hadi onu geçelim. Gözünüzde ''gerçek'' olan kadınların, yeşili sevebilmesini garipsiyorsunuz. Süsler, pullar, makyajlar, tuzlar, şekerler yada biberler olmıyacak ama arada bir kaç heyecan olacak. Olmayan malzemelerden, yapılaştırmaya ''hayal'' denir. Kurmayın, kurdurtmayın..Sonuç? Sadece vakit kaybısınız.


''Toprak - Ankara.
Yaş - 39.
Transeksüel'' ; Ailem sürekli ''İki kız ve iki oğlan asla ilişki yaşayamaz'' diyorlardı. O dönemlerde kimlik karmaşası yaşıyordum, erkek yönüm ağır basıyordu diye düşünürken, bu cümleden sonra hiç vakit kaybetmeden ameliyat oldum. Göğüslerimi aldırdım, ilaç kullandım. Dönüşümümün üstünden 18 sene geçti.. Ailemin karşısına çıktığımda ''artık bize engel olamazsınız'' demiştim. Tabiki onlar için yapmamıştım bu değişikliği, ama onlar öyle bilsin istedim. Hala, beraberim sevdiğim kadınla. Tam 19 yıl oldu.. Yani sonuç, sadece vaktimi aldınız.


3) Eklemek istedikleriniz?

''Sevgi - Eskişehir.
Yaş - 27.
Lezbiyen'' ; İnsanların içinde Lezbiyen kelimesi bir cinsel obje gibi kullanılıyor. Lezbiyenler seksidir, lezbiyenler ateşlidir. Şöyledir, böyledir. Lezbiyenler, insandır. İnsanlar, insanlara aşıktır. Lezbiyenler, bir kadına aşıktır. Yada sizin gibi, hayatını yaşıyordur. Çalışıp para kazanıyor, belki depresyondadır. Yada sadece sanattan hoşlanıyordur. Lezbiyen insandır, insan sevebilir, koşabilir vesayre.

''İnsan - Dünya.
Yaş - sonsuz.
Panseksüel'' ; Arkadaşlarımızın sözlerine devam etmek istiyorum. Herkes birbirini sevebilmeli, illa aşk değil, illa cinsel değil. İnsan insana konuşabilmeli, insan insandan korkmamalı, yardım edebilmeli. Bir dakika sohbet, hemen egolarımıza yenilmeden, bir dakika gülümseyelim mesela. Ben birine gülümsesem, yarım saat sonra tecavüze uğramak kaçınılmaz oluyor. Arkamı döndüğümde, herzaman birileri bakıyor. Göz göze geliyorum, sorun olmazdı eğer bakışları masum olsaydı. Ben panseksüelim, herkesi sevebilirim. Kendimi su ya benzetirim, dünyayı su oldugu için severim .. Sizi içinizdeki yüzde yetmişlik su sayesinde seviyorum, yoksa tesellim olmazdı benim.


Mektup ;

Uçtum, düştüm, gittim, gördüm, dokundum, irkildim, büyüdüm, öldüm.
SONUÇ? Ne bedenim burda ne malım ne mülküm. Hafızalarda yaptıklarım birde yapmak istediklerim yada yapamadıklarım kaldı. Herkesin işine geldiğin kadar değerlisindir bu hayatta. O yüzden boşver, kimin seni ne kadar sevdiğini. SONUÇ? Önemli olan, SEN kendini sevebildin mi?